4 Mart 2016 Cuma

                                                 *3*                                                    


Allah’ım çok mutluyum, bu yazın, son tatiline gidiyoruz. Hem de bugün. Annemle, babam balenin hediyesi olarak almışlar. Çünkü balede parlayan yıldızdım sanırım, anne ve babamın dediğine göre. Bir yandan bakınca normal gibi gözüküyor nedeni ise tabii ki en çok benim çalıştığımdan benim başarmam. Hemen hazırlanmalıyım, öncelikle bunu belirtiyim ki sadece bir küçük boy valiz götürebiliyormuşum ve bu konu beni çok üzdü, çünkü ben çok kıyafet değiştiren bir insanım. Evet, ilk önce, ha bu arada bodrumdaki yazlığımıza gidiyormuşuz, mavi puantiyeli bluzum, dar paça pantolonum, beyaz tüllü eteğim, kot şortum, altın görünümlü sandaletim, allığım, lip glossum, rimelim ve beyaz telefon kabım. İki gün kalacağımız için, bunlar bana yeter:

-          Kızım, hazırlığın bitmedi mi?

-          Bitti babacım.

-          O zaman ne bekliyorsun kızım?

-          Tamam baba.

-          Pelin koş hadi, Şafak ‘ı bekletmeyelim.

-          Geldim.

Ve havaalanına doğru yola çıktık. Hemen bir selfie pozu verip, instagramda paylaştım. Bodrum’la ilgili hayallere dalmışken, havamızdan bir uçağın geçmesiyle irkildim. Telefonumu uçak moduna aldıktan sonra, özel jetimize doğru koşarken sebebini bilmediğim bir nedenden dolayı, düştüm. Hayırlı olsun, tatilin ilk sakarlığını yapmış bulunuyorum, bana binlerce alkış. Benden yükselen ahlamayla tüm gözler üstümdeydi. Olamaz kendimi rezil ettim. Koşarak ( bu sefer dikkatli ) jete bindim. Her zamanki gibi hostes Sanem Abla, pilot Savaş Ağabeydi.  Jette her zaman oturduğum yere yani Karamel’in sepetinin yanına geçtim ( evet uçakta kedi var aslında o uçakta kalmıyor Sanem Ablanın kedisi ama benim isteğim üzerine her uçuşta benimle geliyor onunla uçak korkumu yeniyorum) . Karamel’de yanıma geçti ve korkuyla miyavlamaya başladı Sanem Abla onun kedi kemerini bağladı ve kalkışa geçtik. Bundan yaklaşık bir saat sonra Bodrum’a vardık, uçuş iyi geçti ( korkmadım ) . İlk iş telefonumu uçak modundan çıkarıp normal moda aldım. Yazlığa varınca odama geçip eşyalarımı yerleştirdikten sonra, Özgür ve Ela’nın yanına gittim. Ela’nın boyu uzamış, Özgür yine aynı Özgür. Ela bu sene dördüncü sınıfa Özgür altıncı sınıfa başlayacak. Bense beşe, neyse onları çok özlemişim ya. Ha bu arada kuzeniz, onlar ama İzmir’de yaşıyor.

-          EE kuzen okulunu gördün mü?

-          Evet, Özgür yaa çok güzel.

-          EE tabi yani koskoca kolej.

-          Aman neyse abartma. Diyerek umursamaz tavrıma büründüm.

-          Geceleri film keyfi yapacak mıyız? Diye sordu Ela.

-          Ela şaka mı yapıyorsun bir gecelik olsa da yapa caz yani.

-          O zaman patlamış mısırlar benden.

-          Ben de filmi alıyım. Diyerek güldü Özgür.

-          Aman Özgür sen hiç bulaşma geçen komedi diye korku getirdin.

-          Neyse benim çok uykum var. Diyerek esnedi Ela.

-          Benim de.

-          Aynen.

Ve yatışşş.

                                                                    ****

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder