*3*
Allah’ım
çok mutluyum, bu yazın, son tatiline gidiyoruz. Hem de bugün. Annemle, babam
balenin hediyesi olarak almışlar. Çünkü balede parlayan yıldızdım sanırım, anne
ve babamın dediğine göre. Bir yandan bakınca normal gibi gözüküyor nedeni ise
tabii ki en çok benim çalıştığımdan benim başarmam. Hemen hazırlanmalıyım,
öncelikle bunu belirtiyim ki sadece bir küçük boy valiz götürebiliyormuşum ve
bu konu beni çok üzdü, çünkü ben çok kıyafet değiştiren bir insanım. Evet, ilk
önce, ha bu arada bodrumdaki yazlığımıza gidiyormuşuz, mavi puantiyeli bluzum,
dar paça pantolonum, beyaz tüllü eteğim, kot şortum, altın görünümlü
sandaletim, allığım, lip glossum, rimelim ve beyaz telefon kabım. İki gün
kalacağımız için, bunlar bana yeter:
-
Kızım, hazırlığın bitmedi mi?
-
Bitti babacım.
-
O zaman ne bekliyorsun kızım?
-
Tamam baba.
-
Pelin koş hadi, Şafak ‘ı bekletmeyelim.
-
Geldim.
Ve
havaalanına doğru yola çıktık. Hemen bir selfie pozu verip, instagramda paylaştım.
Bodrum’la ilgili hayallere dalmışken, havamızdan bir uçağın geçmesiyle
irkildim. Telefonumu uçak moduna aldıktan sonra, özel jetimize doğru koşarken
sebebini bilmediğim bir nedenden dolayı, düştüm. Hayırlı olsun, tatilin ilk sakarlığını
yapmış bulunuyorum, bana binlerce alkış. Benden yükselen ahlamayla tüm gözler
üstümdeydi. Olamaz kendimi rezil ettim. Koşarak ( bu sefer dikkatli ) jete
bindim. Her zamanki gibi hostes Sanem Abla, pilot Savaş Ağabeydi. Jette her zaman oturduğum yere yani Karamel’in
sepetinin yanına geçtim ( evet uçakta kedi var aslında o uçakta kalmıyor Sanem
Ablanın kedisi ama benim isteğim üzerine her uçuşta benimle geliyor onunla uçak
korkumu yeniyorum) . Karamel’de yanıma geçti ve korkuyla miyavlamaya başladı
Sanem Abla onun kedi kemerini bağladı ve kalkışa geçtik. Bundan yaklaşık bir
saat sonra Bodrum’a vardık, uçuş iyi geçti ( korkmadım ) . İlk iş telefonumu
uçak modundan çıkarıp normal moda aldım. Yazlığa varınca odama geçip eşyalarımı
yerleştirdikten sonra, Özgür ve Ela’nın yanına gittim. Ela’nın boyu uzamış,
Özgür yine aynı Özgür. Ela bu sene dördüncü sınıfa Özgür altıncı sınıfa başlayacak.
Bense beşe, neyse onları çok özlemişim ya. Ha bu arada kuzeniz, onlar ama
İzmir’de yaşıyor.
-
EE kuzen okulunu gördün mü?
-
Evet, Özgür yaa çok güzel.
-
EE tabi yani koskoca kolej.
-
Aman neyse abartma. Diyerek umursamaz tavrıma
büründüm.
-
Geceleri film keyfi yapacak mıyız? Diye sordu
Ela.
-
Ela şaka mı yapıyorsun bir gecelik olsa da yapa
caz yani.
-
O zaman patlamış mısırlar benden.
-
Ben de filmi alıyım. Diyerek güldü Özgür.
-
Aman Özgür sen hiç bulaşma geçen komedi diye
korku getirdin.
-
Neyse benim çok uykum var. Diyerek esnedi Ela.
-
Benim de.
-
Aynen.
Ve yatışşş.
****
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder